Bundan 3 yıl önce PC Cast'ın Gece Evi serisini okurken, Tanrıça serinin ilk kitabı Deniz Tanrıçası çıktığında kitaba balıklama atlamıştım. Ne konusuna bakmış ne de okuyucuların yorumlarına. Neyse ki kitap beklediğimden de iyiydi. PC Cast sayesinde Yunan Mitolojisiyle tanışmış oldum. Sonrasında zaten Tanrıça serisine gömüldüm.
Günlük hayatımızda mutlaka Yunan Mitolojisiyle ilgili bir konuyla karşılaşmışızdır.Eğer mitolojiye karşı bir ilginiz yoksa bunların ne anlama geldiğini bilemezsiniz. İşte bu konuda PC Cast, Tanrıça serisi sayesinde bir fırsat sunmuş. Serinin ana konusu mitoloji. Ama yazar işin içine kendi,mükemmel hayal gücünü katınca müthiş bir seri ortaya çıkmış. Okurken bir yandan bilgileniyorsunuz bir yandan da zevk alıyorsunuz. O yüzden bu seriyi gerçekten çok seviyorum.
İlk Deniz Tanrıçası'nı okuduğumda ne olduğunu anlamadım ve açıkçası sıkılmıştım. Ama ana konuyu kavrayıp, kitabın ortalarına geldiğinde jeton yeni düştü ve kitaba aşık oldum. Seriden şuana kadar 3 kitap okudum ama hala Deniz Tanrıçası favorimdir. Okuduktan sonra baya etkisinde kalmıştım. :D
Serideki kitapları sırasıyla okumak zorunda değilsiniz. Konuları birbirinden farklı fakat önceki kitapta ön planda olan karakterler sonraki kitapta karşımıza çıkabiliyor. "Bunlarda kim, nereden çıktılar" dememeniz için kitapları sırasıyla okumanızı tavsiye ederim.
Deniz Tanrıçası - Kitaptaki ilk olay günümüz zamanında başlıyor. Baş karakterimiz CC, hava kuvvetlerinde çalışan bir kadındır.25. yaş gününde bir dilek diler ; hayatında biraz sihir olmasını... Alkolün etkisiyle bir çılgınlık yapıp tanrıça çağırma ritüeli yapar.Tabii bu sıradan büyünün gerçekleşeceğini sanmamıştır. Bir gün iş sırasındayken uçakta kaza geçirirler. Ve tam ölmek üzereyken mitolojik varlık olan deniz kızı Undine ile yer değiştirirler. Yani CC artık bir deniz kızıdır. Bundan sonra olaylar çok heyecanlı bir hale geliyor. Tabii başı beladan da kurtulamıyor. Deniz kızının takıntılı ve sapkın bir ağabeyi Sarpedon var. Daha sonra CC'yi nişanlısı sanan Andras ve bu sinir bozucu adamın yardımcıları... Resmen okurken deli etmişlerdi beni. Ama en güzeli ise CC'nin denizde yaşayan Dylan ile olan ilişkisiydi. Yazar kitabın sonunda çok çok güzel bir mutlu son yazmış zaten. En çok ona bayılmıştım. :D Hem komik hem romantik dolu hem hüzünlü hemde heyecanlı bir kitaptı. Yazarın hayal gücüne aşık olmuştum. Mitolojiyle kendi hayal gücü müthiş bir patlama yaratmış seride.
Bahar Tanrıçası - Bu kitabı okuduktan sonra PC Cast'a olan bağlılığım iyice arttı. Kadın gerçekten bu işi yapmasını çok iyi biliyor. Mitolojiyi bir güzel harmanlayıp romantizim ve heyecan dolu bir şekilde önümüze seriyor. Bu kitabın konusu ise fırın işletmekte olan ve maddi zorluk çeken Lina, çaresizliğini gidermek için sihirli bir yemek kitabına rastlamasıyla olaylar başlıyor. Ritüel'i hazırlarken talimatları biraz saçma bulsa da ritüeli devam ettirir ve Hasat Tanrıçası Demeter ile karşılaşır.Kızıyla başı dertte olan Demeter, Lina ile kızının yer değiştirmesini önerir. Kızı Persephone'nin yer değiştirme sayesinde daha çok olgunlaşacağını düşünür.Tabii her şeyin bir karşılığı vardır. Persephone, Lina'nın yerine geçip 6 ay ölümlü dünyada yaşayıp, maddi durumunu düzeltirken, Lina'da Ölüler Diyarı'ndaki ruhlarla ilgilenip, onları sakinleştirecektir. Fakat işin içine Hades girince olaylar bambaşka bir boyuta taşınır. :D Hader yeraltında yaşayıp kendini ölümsüzlerden uzaklaştırmıştır. Bunun sebebi ise kendini farklı olduğunu düşünmesidir. Yani Hades kibirli veya egosu tavan yapmış biri değildir. :D Hades'in kendini ölümsüzlerden uzak tutmasının bir diğer nedeni ise gerçek aşkı bulmak istemesidir. Çünkü ölümsüzler arasında aşk diye bir şey yoktur. ( Herkes rastgele takılıyor. :D ) Ve Karanlıklar Lordu Hades, şımarık olarak gördüğü Persephone'yi bu sefer çok farklı olarak karşısında bulur. Çünkü aslında karşısındaki Persephone görünümlü Lina'dır. :D Hades'le beraber yeraltındaki tüm varlıklar da Tanrıça'ya hayran kalınca yeni bir aşk doğar. Fakat bir sorun vardır. Lina bu dünya da sadece 6 ay kalacaktır. Zamanı bittiğinde ne olacaktır ? Hades, yeni yeni kendine gelmişken aşkı onu terkederse ne olur ? Biraz pembe dizi havası verdim sanırım. :D Sonunu merak ediyorsanız, okuyun arkadaşım. Yine müthiş bir kurguydu. Hades'i yakından tanımış oldum. Karanlıklar Lordu isteyince melek gibi bir adam oluyormuş. Bayılıyorum yazarın bu serisine..!
Işık Tanrıçası - Tanrıça serisi yine aynı maratonda mı gidecek diye beklerken yazar bizi ters köşeye yatırdı. Ve bilin bakalım ne oldu ? PC Cast favori yazarlarımdan biri oldu. Her kitapta beni kendisine daha çok bağlamaya başladı. :D Bu kitap farklıydı. Çünkü bu sefer Mitolojik varlıklarımız o harikalar diyarından kopup sefil dünyamıza gelmişlerdir. İlk iki kitapta ölümlü insanlar,beden değiştirip harikalar diyarına giderken, bu kitapta Altın Kardeşler ; Işık Tanrısı Apollon ve bencil,kibirli Asma Tanrıçası olan ikiz kardeşi Artemis ile tüm güçlerinden arındırılmış bir şekilde dünyada kalırlar. Zeus, hafta sonları Tanrı ve Tanrıçaların Las Vegas'a gidebilmeleri için bir kapı açar. Ama ikizler, kapının kapanış saatini kaçırdıkları için Las Vegas'da kalırlar. Tam o sırada aşk hayatından bir şey elde edememiş olan ve Las Vegas'a iş için gelmiş olan Pamela Gray bir dilek diler. Artık tanrı gibi birine aşık olmak istiyordur. Ve bu dileğini isterken farkında olmadan çağırdığı Tanrıça Artemis ise onun için çok farklı planlar yapar. Artemis bu dileği gerçekleştirmek için kardeşi Apollon'dan yardım ister ve Pamela'nın yanına yollar. Planlarda ufak bir değişiklik olur. Apollon ve Pamela gerçekten birbirlerine aşık olurlar. :D Tabii sonrasında Pamela, gerçek bir tanrı olduğunu öğrendiğinde işler karışır. Ah bir de kötü adamımız var... Kilolu ve kel olan Şarap Tanrısı göründüğünden beter bir adamdır. :D
Kitabın sonunda gözlerim dolmuştu. Çünkü Apollon ve Pamela aşkları için bir bedel ödemek zorundaydı. Bu bedel sayesinde kırmızı gözlerle kitabı bitirmiştim. :D Yine de yazarı tebrik etmek lazım. Çok güzel bir kurgu oluşturmuş. Özellikle kitaptaki bir sahneye bayıldım. Apollon, kendi diyarında hiç tıraş olmamış ve hiçbir yeri kanamamıştır. Dünyada yaşadığı zaman tıraş olmaya kalkışır ve yanağını keser. Kanı görünce hem o hem Artemis resmen çıldırır. :D Gülmekten okuyamadım o sahneyi. Tepkileri çok hoşuma gitmişti. Pamela'nın bu ikiz kardeşlerden neler çektiklerini birde siz okuyun, görün.
Orijinal fantastik, mitoloji dolu ve aynı zamanda romantizmle renklendirilmiş bir seri istiyorsanız Tanrıça serisini okuyun derim. Gerçekten çok değişik ve bağımlayıcı bir seri.Uzun lafın kısası, piyasada çok az bulunan mitolojik romanlardan oluşan bu seriye bir şans verin derim. Ki zaten Yunan Mitolojisi'ne bir takıntılığınız varsa kitaplığınızda mutlaka bulunmalı. :D
Not : Şuan 6 tane Tanrıça kitabı ülkemizde satışta. 7. ve son kitabın ise gecikmeyeceğini düşünüyorum. :D Diğer Tanrıça kitaplarında görüşmek üzere !
Sevgiler, öpücükler ; Jane
Son kitabını bekliyorum ben de bu serinin cidden çok hoş bir anlatımı var pc'nin ama en çok Işık Tanrıçası'nı beğenmiştim ben kitabın sonundan dolayı
YanıtlaSilSerinin 6.kitabini okuyorum 7. Siparis ettim sabirsizlikla bekliyorum ben yazarin kalemine asigim her sayfada hayranligim katlaniyor piyasada okumadigim kitabi kalmadi umarim kalemi hic tukenmez
YanıtlaSil