Pages

11 Aralık 2017 Pazartesi

Kitap Yorumu: Karmakarışık - Emma Chase

Merhabalar
Size şimdi okurken feminist tarafınızı ayaklandıran bir kitap önereceğim. Şaka şaka. Çok eğlenceli bir romantik komedi kitabından bahsedeceğim. Ama arada 'sen ne diyorsun be!' demeden duramadım. Sizi hem süper sinir eden hem güldüren hem de kendine çeken bir karakterle tanıştırayım: Drew Evans. Kendisi tahmin edebileceğiniz gibi süper yakışıklı, mesleğinde almış başını gitmiş ve aynı zaman inanılmaz çapkın biri. Bu arada ilk kitap onun gözünden anlatılıyor. Kitap bu yüzden çok eğlenceli sanırım. Biz kadınlar gibi olayları direk drama bağlamıyor. Aklı fikri kadınların vücudunda. Umursamaz görünüyor. Hele ilişkiler hakkında bir betimlemeleri var ki... Onları ayrı bir kitapta bile yayımlayabilirler. Kesinlikle okuyup, görmeniz lazım. Burada birini paylaşsam bile hepsi okunmaya değer. Yani anlayacağınız uyuz mu uyuz ama bir yandan insanları eğlendiren bir erkek karakterle baş başayız. 
"...bazen bir erkek doğru kadınla tanışana kadar adam olamaz."
Kadın karakterimiz Katherine Brooks, hem dikkat çekici güzellikte hem de çok zeki. Kendi alanında baya uzman sayılır. Yüksek lisansına kadar her şeyi tamamlamıştır ve artık iş hayatına atılmak üzeredir. Bilin bakalım kimin şirketinde işe giriyor? Bingo! Drew ile artık iş arkadaşı olurlar ama öncesinde de bir ön tanışmaları olur. Drew'in klasik cumartesi bar gecesinde. Ama Kate'i orada elde edemez. Sonrasında iş yerinde görünce küçük çaplı bir kalp krizi geçirir. Çünkü Drew'in bir kuralı vardır: İş yerinde kimseyle cinsel ilişkiye girmek yok! Ta ta taaam. Bol kahkahalı, bol entrikalı ve bol sinir bozucu kurguya hoş geldiniz! 😁
Kitapta cidden gülmekten yerlere yatıran sahneler vardı. Drew'le Kate'in bir işi kapmak için birbirleriyle ezeli rakip olmaları... Drew'in Kate'i elde etmek için bin taklalar attığı çabalar... Yani böyle tam romantik-komedi film havasındaydı. Okumaktan çok olayları seyrediyormuşum gibi hissettim. Yazarın dili, çevirmenin çevirisi süper akıcı. Sayfalar havada uçuştu resmen. Kitabı Drew'in anlatması daha etkileyiciydi bence. Genellikle yazarlar ilk kitabı kadın karakterler gözünden anlatır daha sonra erkek karakter gözünden olayları okurduk ama Emma Chase bu tabuları yıkmış bence iyi de yapmış.
Drew sayesinde erkekler hakkında şaşırtan ya da hiç aklımıza gelmeyen birkaç şeyi de öğreniyoruz. Dediğim gibi ilişki betimlemeleri de çok güzeldi. Mesela ciddi ilişkiler konusundaki düşüncesi: "Neden bir kütüphaneye kitap ya da kumsala kum getirirdiniz ki? Yani, neden süte bedavaya ulaşabiliyorken, gidip ineği satın alasınız ki?" Daha bunun gibi bir sürü kendince betimlemeleri var ve cidden harbiden öyle diyorsunuz. Ama tabii bazen de benim gibi saçlarınız sinirden diklenip, "ne diyorsun be popomun kenarı!" diye atarlanabilirsiniz. Drew çok değişik bir karakter ama içi dışı bir olduğu için kızamıyorsunuz da. 😍
Bu ikili dışında çok renkli yan karakterler de var. Drew'in çocukluk ve aynı zamanda iş arkadaşları olan Steven, Jack, Matthew; Drew'in ağzı iyi laf yapan ablası Alexandra ve onun aşırı sevimli kızı Mackenzie; Kate'in çılgın arkadaşı Delores. Kitap cıvıl cıvıl. Bazen bazı 'yanlış anlaşılma' olayları yüzünden kitaptan soğmadım değil ama neyseki yazar çabuk toparlamış, sakız gibi uzatmamış. Seviliyorsun Emma Chase 💚.
Genel olarak öneririm ama bol bol +18 içeriği olduğunu da belirteyim. Romantik-komedi severlere gözüm kapalı öneririm. Beklentisiz okuyun çünkü bu türün beklenti veren bir kurgusu olmaz pek. 😊

Kocaman sevgiler, öpücükler: Jane

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder