
Yeni dönemin yeni müthiş serisine, Kemikler Şehri'ne Hoşgeldiniz !
Tabii ki yorumum burada bitmiyor. :D Bir kitap kurdundan, bu kadar kısa, film yorumu bekleyemezsiniz. Gerek övüp, gerek yerden yere vurma sırası. Şaka bir yana o kadar acımasız olamam. Çünkü filmin hakkını vermişler... Eğer kitabı okumayıp, ilk filmi izleseydim mükemmel bir film olduğunu söyleyebilirdim. Fakat kitabı okumuş biri olarak 'mükemmel' diyemem ama çok çok iyi olduğunu söyleyebilirim. Kitapla film karşılaştırılırsa ; kitaptaki minik detaylar filmde yer almamış. Mesela ; Hodge'un omzunda duran kuşu Hugo, Enstitü'deki haylaz kedi Church, Jace'in odası (şahsen merak ediyordum), Luke'un kurt adam olma hikayesi, Isabelle'nın mutfak macerası :D , vampirlerin motosikletleri... Gibi, kitapta geçen eğlenceli ve gizemli yerler yoktu. Filmde olmamaları gözüme çarptı ama yokluklarını aramadım.

Kitaptaki en 'romantik' sahne olan Sera bölümünü elbette filmde gördük. Açıkçası o sahneyi doğru düzgün izleyemedim. Tek suçlusu arka planda çalan Heart by Heart şarkısı yüzündendi ! Bir Lovatic (Demi Lovato hayranları) olarak şarkıyı dinleyerek,söylemekten Jace'le Clary'e odaklanamadım. Resmen şarkının büyüsüne kapıldım. :D Ama Sera sahnesi gerçekten tam hayal ettiğim gibiydi.
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki filmin ilk yarısı komple kitapla aynı, bir sonraki yarısı ise değişiklikler katılarak daha çok renk katmış filme.
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki filmin ilk yarısı komple kitapla aynı, bir sonraki yarısı ise değişiklikler katılarak daha çok renk katmış filme.
Kitabı, filmden önce, yine okuduğum için tüm sahneler ve replikler aklımdaydı. Açıkçası bazı sahnelerde aklımda kalan replikleri görmek istedim. Ve görünce nasıl mutlu oldum anlatamam. Bu sanki senaryoyu herkesten önce okumuş hissi veriyor. :D Onun dışında... oyunculardan çok memnun kaldım. Tamam, hepsi hayalimdeki Ölümcül Oyuncaklar karakterleri asla olamaz. Özellikle Jamie. -.- Ama bunlar filmde gözüme battı mı ? Hayır. Jamie dışında. Pekala, adama gıcığım belki bu yüzden çok memnunyetsiz duruyorum ama rolünün hakkını vermiş, Jace'deki o muhteşem havayı ve espriyi hissettim. Çünkü kitapta Jace, gülmese bile söylediği sözler insanda bir gülümse yaratıyor. Bu sayede filmde oldukça güldük ve eğlendik. O havayı yarattığı için Jamie'i tebrik etmek lazım. Fiziksel bakımdan ise cıkss,olmamış. Belki kilo alıp, kas yaparsa ve saç şeklini düzeltirse bir sonraki filmde Jamie benden tam not alır. Senden ümidim var Bower !
Diğer karakterlerden zaten daha seçimler sırasında memnundum. Lily Collins'i daha Hollywood'da çok tanınmadan önce seviyordum. (Abduction filminden.) Clary karakterine cuk oturmuş, hakkıyla rolünü vermiş. Ayrıca kızıl saç, müthiş yakışmış. Rober Sheean'da Simon için seçildiği zaman çok sevinmiştim çünkü hayalimdeki Simon'la birebir diyebilirim. Özellikle Clary'e aşkını itiraf ettiğinde hayran kaldım. Beni fena etkiledi. Filmde Team Simon'cı olabilirim. :D Lena Headey, favori oyuncularımdan biri. Onu ilk Terminatör dizisinde izleyip, oyunculuğuna hayran kalmıştım. Clary'nin annesi Jocelyn'i canlandıracağını duyduğumda bu kadar mükemmel bir seçim olamaz demiştim. Ki beni hayal kırıklığına uğramadı. Jared Harris ! Adamım benim, tam Hodge karakteri için uyumlu. Kendilerini Fringe dizisinde izlemiştim. Orada da kötü adamdı burada da hafif kötü adam rolünde. :D Bunların dışında... Alec, Isabelle ve Magnus'u oynayan oyuncuları da sevdim. Gözüme batmadılar. Alec'i oynayan kişi bana çok yaşlı gelmişti ama cuk diye oturmuş role, Isabelle kitapta siyah saçlıydı filmde ise kahverengi saçlı ama oynayan kişi süperdi. Özellikle aksiyon sahnelerindeki performansı tam koltuğa yapışmalıktı. Magnus Bane ise... Kitapta çok farklıydı gözümde. Filmde biraz sönük kalmış gibi ama adamı nedense sempatik buldum. :D Valentine için diyeceğim ise... adam kitapta sarışın filmde esmer... Ama esmer halini daha çok sevdim sanırım. Piskopat bir karakteri ancak bu kadar güzel oynayabilir. :D Ah unutmadan.Luke'u oynayan adamı takdir ettim. Hayalimdekiyle aynıydı. Bayıldım ! Sessiz Kardeşlere gelirsek... Kitaptaki görünümleriyle tıpa tıp aynılardı. Korkunçlardı ! Bu da beni memnun etti.
Sanırım çok uzun bir yorum oldu. Ama ayda yılda bir böyle yorum yapıyorum. Ayrıca Ölümcül Oyuncaklar serisi benim için çok değerli.Elbette bir sürü detaylara girerim. :D
Pekala, gerçekten son olarak... Filmdeki aksiyon sahnelerine aşık oldum. Sırf o sahneler için tekrar izlemeye sabırsızlanıyorum. Müthişti. Zaten aksiyon delisi bir insanım. İzlemesi ayrı bir zevk verdi. Film çıkışında oradan oraya uçmak falan istedim. Eğer bir gün oyuncu olup -ki bu kesinlikle olmayacak gibi- bir aksiyon filminde yer alırsam dublör kullanmam. Aksiyon gibisi yok !
Sevgili,sabırlı okuyucular. Yorumum buraya kadar. Filmi izleyin derim. Ama öncesinde kitabı okuyun derim.Ya da ne yapmak istiyorsanız onu yapın derim :D Jane'in çenesi çok düşmeden önce :
Kocaman sevgiler ve öpücükler ; Jane !
Sera sahnesinde çalan ve beni fena etkileyen şarkı ; Heart by Heart - Demi Lovato. Sadece bu şarkı da değil, filmin soundtrack'ını alt üst edin derim. Çünkü blog'dan çıkar çıkmaz yapacağım ilk iş o. Film müziklerine bayılıyorum !